14 Haziran 2013 Cuma

Yazı yazmak için güzel bir zaman

Yazı yazmak için çok güzel bir zaman. Elektrik kesik, aydınlanmak için mum ışığından faydalanıyorum. Ha birde uzun zamandır yazmıyorum, yani belki içimde birikenler vardır bu uzun zamandan kalan ve belki zamanıdır bunları kağıda dökmenin (evet kağıttan bilgisayara geçiryorum şuanda.).

Hatırlıyorum. İlköğretimin ikinci kademesinde bir sınıftaydım. Ödev yapmayı sevmezdim. Fen bilgisi dersinden ödevim vardı ve öğretmenden korkuyordum. Akşam misafir vardı ve yemekten sonra elektrik kesilmişti. Bense ödevimi geceye bırakmıştım, belki yapmayı bile düşünmüyordum. Elektriğin kesilmesi bahanesi de hazırdı hani. O akşam elektrik kesilince ne oldu bilmiyorum. Ödev yapmak istedim, ama mum ışığında değil. Önceki zamanlardan beri elektriğe karşı ilgim vardı. Elimde 2 veya 3 tane pil, biraz kablo ve küçük bir ampul vardı. Belkide elimdeki pillerle ve ampulle ortamı ne kadar aydınlatabileceğimi merak ediyordum. Pilleri seri şekilde birbirine bantlayıp -seri bağlamayı biliyormuşum- kablo ile ampulü de pillere bantlayıp devreyi tamamladım. Ampul yanıyor ve ortamı aydınlatıyordu, ama öyle çok aydınlatmak denemez. Sadece masamı aydınlatıyor ve ben o aydınlıkta fen bilgisi ödevimi yapıyordum. Ben devreyi kurarken babam ve misafirler "Oğlum ödevin varsa al şu mumu da yap" dese de ben inatla "ben bu ampulü yakacam ve ödevimi de onun ışığında yapacağım" diyordum. Belkide ödev yapmaktan zevk aldığım tek zamandır o akşam. Sonraki gün okulda arkadaşlarım elektrik kesikliğini bahane etseler bile ben o ödevi hemde kendi kurduğum bir elektrik devresiyle yapmıştım.

Mum ışığında yazıyorum ya, mum devremi kıskandı, çabucak bitmeye çalışıyor. Merak etme mum, o zaman ödevi küçücük ampulün ışığında yapmaktan ne kadar zevk aldıysam şimdi bunu, bu yazıyı senin ışığında yazmaktan o kadar zevk alıyorum.

Belkide o ödevdi benim fen bilgisi öğretmeni olmama sebep, o devreyi kurma heyecanıydı. Bilemiyorum. Belki sadece fenle o kadar ilgiliydim ki o zamandan meslek seçimimi yapmıştım ama farkında değildim. Dedim ya bilemiyorum.

Mum yana yana dibine kadar geldi. Artık kağıdı bile zor görüyorum. Ödevin sonlarında doğru ampulde böyle yavaşça sönükleşmişti. O zaman paralel bağlayabilecek 2, 3 pilim daha olsa diye düşünmüştüm -paralel bağlamayı da biliyormuşum- ama yoktu ve ampul sönmeden ödevim bitmişti. Tıpkı mum sönmeden bu yazıya son noktayı koyduğum şu an gibi...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder